28 Ocak 2010 Perşembe

Sus çiçekleri. Sus pus olup, köşelerde dolu saksıları,
Soranı ağlatan susmaları, puslu puslu gözyaşları, etrafında saksıların.
Soran var mı gidenlerden… Yedik, içtik, sustuk, uyuduk kalanlarla.
Sesi var, içi boş. Eli var dibi yok. Oturmuş akşamları izliyor.
Gelen var mı gidenlerden… Sona kalır elvedası.
Sus çiçekleri. Sus pus olup, köşelerde dolu saksıları.
Bir yalanı seviyorum
Bir su damlası o
Bazen şıp şıp
Buhulu gözleri
Savaş açan sözleri
Balonları sever
Uçmak onun hayali
Bir su damlası o
Bazen gözyaşı
Yaprakları renkli
Sevgisi bana yetti
Şarkılardaki gibi
Hep beni istedi
Bir su damlası o
Bazen yavaş akan
Yaz bitince gelecekmiş
En çok beni severek
Üstelik plaklar çalacağız
Yaz bitince açacağız
Bir su damlası o
Bazen yüzüme çarpan
Kocaman ve güzel
Onun kalbi bana yeter
Sevemez artık başkasını
Bu olasılık beni mahfeder
Kumları ısıtan yaz
Bir gün ben de olacağım
Kendimi ne zaman kötü hissetsem
Koşup ona sarılacağım
Bir su damlası o
Bazen dudaklarımı ıslatan
Kapının ardında bakan
Minik gözlerim
Haberi duyar duymaz sana geleceğim
Ateş gibi, duman gibi kocaman
Sevgimi nasıl tarif edeceğim
Karanlık bakıyorum onlara
Korkmaları tek yeminim
Gel kollarıma çiçeklerle gezelim
Senin olsun bütün renklerim
Ahh güzel sevgilim
Kalbimin sahibisin
Bir su damlası o
Bazen beni aşkla ıslatan